Telefon
WhatsApp
İnstagram

Menfi Tespit ve İstirdat Davası

Hukuk alanındaki önemli makale, rapor ve bültenlere bu sayfadan ulaşabilirsiniz. Güncel yasal gelişmeleri ve uzman analizlerini inceleyin.

Menfi Tespit ve İstirdat Davası

Menfi Tespit ve İstirdat Davası

282 Görüntüleme 10 Temmuz 2025, 09:52

İcra ve İflas Hukuku bakımından borçlu ile alacaklı arasındaki en önemli uyuşmazlıklardan biri de borcun varlığı ya da yokluğu üzerindedir. İcra takibi sırasında veya sonrasında borçlunun aslında borçlu olmadığı iddiasında bulunması halinde başvurabileceği hukuki yol menfi tespit davasıdır. Diğer taraftan, borçlu olmadığı halde bir bedel ödeyen kişi ise ödediği bu paranın iadesi için istirdat davası açmalıdır.

MENFİ TESPİT DAVASI

Menfi tespit davası, İcra ve İflas Kanunu’nun 72. maddesinde düzenlenmiştir. Bu dava, borcu henüz ödemeden önce borçlu bulunmadığının tespiti için açabileceği bir davadır. Borçlu açtığı bu dava sonucunda borçlu olmadığını tespit ettirebilirse, hakkındaki icra takibi iptal edilir ve borcu ödemekten kurtulur. Bu dava türü, takip devam ederken açılabileceği gibi, takipten önce de açılabilir.

Takipten önce açılırsa borçlu teminat göstermek suretiyle takibin durmasını talep edebilir. Takip sırasında açılırsa, yine teminat şartı ile icra takibinin geçici durması sağlanabilir.

Menfi tespit davası icra takibinden önce sonuçlanmaz ve icra takibi süresince ihtiyati tedbir kararı verilmemiş olması sebebiyle borç alacaklıya ödenirse, açılan menfi tespit davasına artık istirdat davası olarak devam edilir.(m. 72/VI)

İSTİRDAT DAVASI

İstirdat davası da İİK m.72’de düzenlenmiştir. Bu dava, borçlu olmadığı halde cebri icra tehdidi altında ödeme yapan borçlunun ödediği bedelin iadesini talep ettiği bir dava türüdür. İstirdat davası, ödeme yapıldıktan sonra 1 yıllık hak düşürücü süre içinde açılmalıdır. Bu süre borç olmayan paranın tamamının ödendiği tarihten itibaren başlar.

İstirdat davasının en önemli şartı; Paranın icra takibinin kesinleşmesi üzerine cebri icra tehdidiyle ödenmesi ve borçlunun borçlu olmadığı bir parayı ödemek zorunda olmasıdır. Borçlu, ödemenin icra tehdidi altında yapıldığını ispatlamak zorundadır.

Yargıtay Hukuk Genel Kurulu 2013/397 E., 2014/15 K. Sayılı İlamı;

“...Bilindiği üzere 2004 sayılı İcra İflas Kanunu'nun (İİK) 72/7.maddesi uyarınca takibe itiraz etmemiş veya itirazının kaldırılmış olması yüzünden borçlu olmadığı bir parayı tamamen ödemek mecburiyetinde kalan şahıs, ödediği tarihten itibaren bir sene içinde, umumi hükümler dairesinde mahkemeye başvurarak paranın geriye alınmasını isteyebilir.

Bu açıklamalar ışığında davacının davasının 2004 sayılı İİK'nun 72/7.maddesi uyarınca açılan istirdat davası olduğu; davacı-borçlu Hurşit tarafından, 2006/3347 esaslı icra dosyasında takibe konulan borcun 03.09.2007 tarihinde ödendiği, davacının eldeki davayı 17.02.2010 tarihinde açtığı ve 1 yıllık hak düşürücü sürenin geçtiği anlaşılmaktadır.

Açıklanan gerekçe ile Yerel Mahkemece verilen karar usul ve yasaya uygundur. Direnme kararı bu nedenle onanmalıdır...şeklindedir.

🔍 Nasıl Yardımcı Olabiliriz?

Hukuki sorularınızın yanıtlarını aramak için aşağıdaki formu kullanın

Popüler Arama Konuları

En çok aranan hukuki konularımıza göz atın: