Cinsel Dokunulmazlığa Karşı İşlenen Suçlara
Cinsel davranışlarla bir kimsenin vücut dokunulmazlığının ihlal edilmesi fiili Ceza Kanunumuz bakımından suçtur. 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun 102-104. Maddeleri arasında düzenlenen cinsel dokunulmazlığa karşı suçlar; kişilerin özgür iradesiyle cinsel tercihlerini belirleyebilmesini korumaktadır. Bu kategorideki suçlar, kanunda dört ayrı suç tipi olarak belirtilmiştir:
- Cinsel saldırı suçu
- Cinsel istismar suçu
- Reşit olmayanla cinsel ilişki suçu
- Cinsel taciz suçu
Suç niteliğinin belirlenmesi ve ceza miktarının belirlenmesi bakımından bu suçlar arasında yapılacak ayrım önem arz etmektedir.
1-CİNSEL SALDIRI SUÇU VE CEZASI
TCK Madde 102;
“…(1) Cinsel davranışlarla bir kimsenin vücut dokunulmazlığını ihlâl eden kişi, mağdurun şikâyeti üzerine, beş yıldan on yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılır. Cinsel davranışın sarkıntılık düzeyinde kalması hâlinde iki yıldan beş yıla kadar hapis cezası verilir.
(2) Fiilin vücuda organ veya sair bir cisim sokulması suretiyle gerçekleştirilmesi durumunda, on iki yıldan az olmamak üzere hapis cezasına hükmolunur. Bu fiilin eşe karşı işlenmesi hâlinde, soruşturma ve kovuşturmanın yapılması mağdurun şikâyetine bağlıdır...” şeklindedir.
TCK/102’de düzenlenen cinsel saldırı suçunun temel biçiminde cinsel davranışlarla kişinin vücut dokunulmazlığının ihlal edilmesi, nitelikli biçiminde ise vücuda organ ve cisim sokulması cezalandırılmaktadır. Saldırının sarkıntılık düzeyinde kalması ise daha az cezayı gerektirmektedir.
Cinsel davranışlarla vücut bütünlüğünün ihlal edilmesi 3 şekilde gerçekleştirilebilir:
1-Basit cinsel saldırı: Cinsel anlam içeren hareketlerle mağdurun vücut bütünlüğünün ihlal edilmesi bu suçu oluşturur. Hareketin mağdurun cinsel uzuvlarını hedef alması şart değildir. Bu suçun cezası 5-10 yıl arasında hapis cezasıdır.
2-Sarkıntılık düzeyinde cinsel saldırı: Mağdurun vücuduna cinsel anlam içererek temas eden ama belirli bir yoğunluğa ulaşmayan ve ani bir dokunuş şeklinde olan saldırılar sarkıntılık düzeyinde kalmış cinsel saldırıdır. Bu suçun cezası 2-5 yıl arasında hapis cezasıdır.
3-Nitelikli cinsel saldırı: Cinsel davranışlarla vücut dokunulmazlığını ihlal eden fiilin vücuda organ veya sair cisim sokulması şeklinde gerçekleşir. Burada da önemli olan fiilin cinsel bir anlam taşımasıdır. Cinsel organ olması gerekmez, her türlü organ olabilir. Bu suçun cezası 12 yıldan az olmamak üzere hapis cezasıdır.
2- ÇOCUKLARIN CİNSEL İSTİSMARI SUÇU VE CEZASI
TCK MADDE 103;
“…(1) Çocuğu cinsel yönden istismar eden kişi, sekiz yıldan on beş yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılır. Cinsel istismarın sarkıntılık düzeyinde kalması hâlinde üç yıldan sekiz yıla kadar hapis cezasına hükmolunur. Mağdurun on iki yaşını tamamlamamış olması hâlinde verilecek ceza, istismar durumunda on yıldan, sarkıntılık durumunda beş yıldan az olamaz. Sarkıntılık düzeyinde kalmış suçun failinin çocuk olması hâlinde soruşturma ve kovuşturma yapılması mağdurun, velisinin veya vasisinin şikâyetine bağlıdır. Cinsel istismar deyiminden;
a) On beş yaşını tamamlamamış veya tamamlamış olmakla birlikte fiilin hukuki anlam ve sonuçlarını algılama yeteneği gelişmemiş olan çocuklara karşı gerçekleştirilen her türlü cinsel davranış,
b) Diğer çocuklara karşı sadece cebir, tehdit, hile veya iradeyi etkileyen başka bir nedene dayalı olarak gerçekleştirilen cinsel davranışlar, anlaşılır.
(2) Cinsel istismarın vücuda organ veya sair bir cisim sokulması suretiyle gerçekleştirilmesi durumunda, on altı yıldan aşağı olmamak üzere hapis cezasına hükmolunur. Mağdurun on iki yaşını tamamlamamış olması hâlinde verilecek ceza on sekiz yıldan az olamaz…” şeklindedir.
TCK madde 103, 18 yaşını doldurmayan çocuğa karşı yönelen cinsel eylemleri özel olarak cezalandırmıştır. Bir çocuğa karşı cinsel içerik taşıyan bir davranış gerçekleştirildiğinde ilk bakılacak olan, çocuğun kaç yaşında olduğudur. Eğer ki suç 15 yaşını tamamlamamış bir çocuğa karşı gerçekleşmişse, 15 yaşından küçük çocuğa karşı gerçekleştirilmiş her türlü cinsel eylem suç kapsamındadır.15 yaşını doldurmamış bir çocuğun rızası olmaz, hukuk düzeninde itibar görmez. Eğer çocuk 15 yaşından büyükse şuna bakılır: Bu çocuk algılama ve irade yeteneğine sahip mi? Eğer çocuk kendisine karşı gerçekleştirilen eylemin hukuki anlam ve sonuçlarını algılama yeteneğine sahip değilse, bu çocuk da 15-18 yaş arasında olmasına rağmen algılama yeteneği gelişmemiş olduğundan 15 yaşından küçük çocuk gibi işlem görür. 15-18 yaşında olup kendisine yapılan davranışın neden yapıldığını algılayabilecek bir çocuksa bu durumda şu ayrım yapılır; 15 yaşını bitirmiş bir çocuğun ise kendisine yönelen cinsel davranışa rıza gösterme yetkisi vardır. Onun bu noktadaki rızası hukuken geçerlidir. Ancak failin gerçekleştirmiş olduğu eylem nitelikli cinsel saldırı niteliğindeyse buna rıza gösterme yetkisi yoktur.
3- REŞİT OLMAYANLA CİNSEL İLİŞKİ SUÇU VE CEZASI
Madde 104;
“…(1) Cebir, tehdit ve hile olmaksızın, onbeş yaşını bitirmiş olan çocukla cinsel ilişkide bulunan kişi, şikayet üzerine, iki yıldan beş yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılır.
(2) Suçun mağdur ile arasında evleme yasağı bulunan kişi tarafından işlenmesi hâlinde, şikâyet aranmaksızın, on yıldan on beş yıla kadar hapis cezasına hükmolunur.
(3) Suçun, evlat edineceği çocuğun evlat edinme öncesi bakımını üstlenen veya koruyucu aile ilişkisi çerçevesinde koruma, bakım ve gözetim yükümlülüğü bulunan kişi tarafından işlenmesi hâlinde, şikâyet aranmaksızın ikinci fıkraya göre cezaya hükmolunur…” şeklindedir.
Kanuna göre 15-18 yaş aralığındaki çocukla cebir, hile, tehdit olmaksızın çocuğun rızasıyla cinsel ilişki yaşayan kişi, reşit olmayanla cinsel ilişki suçu işlemiş olacaktır. Suçun temel hali şikayete tabidir. Şikayetçi olmak isteyen mağdur fiilden itibaren 6 ay içinde şikayet hakkını kullanmalıdır. Suçun nitelikli hallerinde ise şikayet aranmamaktadır. Suçun temel halinin cezası 2-5 yıl arasında hapis cezası olup Asliye Ceza Mahkemesi görevliyken, Nitelikli hali 10-15 yıl arasında hapis cezasını gerektirmekte ve Ağır Ceza Mahkemesinde görülmesi gerekmektedir.
4- CİNSEL TACİZ SUÇU VE CEZASI
TCK 105;
“…(1) Bir kimseyi cinsel amaçlı olarak taciz eden kişi hakkında, mağdurun şikayeti üzerine, üç aydan iki yıla kadar hapis cezasına veya adlî para cezasına fiilin çocuğa karşı işlenmesi hâlinde altı aydan üç yıla kadar hapis cezasına hükmolunur.
(2) Suçun;
a) Kamu görevinin veya hizmet ilişkisinin ya da aile içi ilişkinin sağladığı kolaylıktan faydalanmak suretiyle,
b) Vasi, eğitici, öğretici, bakıcı, koruyucu aile veya sağlık hizmeti veren ya da koruma, bakım veya gözetim yükümlülüğü bulunan kişiler tarafından,
c) Aynı işyerinde çalışmanın sağladığı kolaylıktan faydalanmak suretiyle,
d) Posta veya elektronik haberleşme araçlarının sağladığı kolaylıktan faydalanmak suretiyle,
e) Teşhir suretiyle işlenmesi hâlinde yukarıdaki fıkraya göre verilecek ceza yarı oranında artırılır. Bu fiil nedeniyle mağdur; işi bırakmak, okuldan veya ailesinden ayrılmak zorunda kalmış ise verilecek ceza bir yıldan az olamaz…” şeklindedir.
Cinsel taciz suçu, bedensel bir temas olmadan failin cinsel amaçlı eylemlerde bulunmasıyla ortaya çıkan bir suçtur. Örneğin birisine laf atmak, telefonla mesaj atarak tanışmak istemek gibi eylemler cinsel taciz boyutuna varabilir. Cinsel taciz suçu, şikayete tabi bir suçtur, şikayet hakkının 6 ay içinde kullanılması gerekir. Bu suç bakımından görevli mahkeme, Asliye Ceza Mahkemesidir.
İLGİLİ YARGITAY KARARI
T.C. Yargıtay 14. Ceza Dairesi'nin 19.12.2019 tarihli 2019/4499 E. 2019/13444 K. Sayılı Kararı;
''...Suç tarihi itibarıyla on beş yasını tamamlamasına kısa bir süre kalan mağdurenin, "sanığa on yedi yasımda olduğumu söylemiş olabilirim" seklindeki beyanı ile bunu destekler nitelikteki savunma, mağdurenin on altı yas içerisinde olduğuna dair 27.03.2012 tarihli rapor ile ifade CD'sinin heyetçe izlenmesinde görünümünün savunmayı doğrulaması ve tüm dosya içeriği karsısında, mağdurenin hastane doğumlu olmasının TCK'nın 30. maddesinde düzenlenen hata hükümlerinin uygulanmasına engel teşkil etmeyeceği gözetilip, mevcut haliyle olayda hata hükümlerinin uygulanma koşullarının bulunduğu nazara alınmaksızın, hatalı değerlendirmeyle sanığın müsnet suçlardan mahkumiyetine karar verilmesi...'' şeklindedir.
Yargıtay Kararından da anlaşılacağı üzere cinsel dokunulmazlığa karşı işlenen suçlarda mağdurun yaşı önem arz etmekte, işlenen suçun niteliğine doğrudan etki etmektedir.
